BETONLAŞIYORUZ
“YAŞAM
ALANLARI BETONLAŞIYOR” – ZEKİ YAŞAR
Bu gün Çözüm Cephe Ulaşım Sistemleri firmasının şantiye
organizatörü Zeki Yaşar ile “Şehirleşme ve betonlaşma” üzerine samimi bir
sohbet gerçekleştirdik. Zeki Yaşar, yaşam alanlarının betonlaştığını ve kurulu
bir rant üzerine nereye olduğunu önemsemeksizin şehir planlaması yapıldığını
savundu. Yanlış yapılanmalar ve planlanmalara değinen Yaşar, büyük
kalabalıkların büyük yalnızlıklar doğurduğuna değinerek bu konuda yapılması ve
yapılmaması gerekenler üzerine sorularımızı cevapladı.
Öncelikle
merhaba Zeki Bey, hızla ilerleyen bu şehirleşme nereye gidiyor diyerek
başlayalım isterseniz?
Öncelikle şehirleşme sistemli bir şekilde gerçekleşirse
insan gelişimi ve yenilikler açısından faydalı olur diye düşünüyorum. Gördüğüm
ve yaşadığım kadarıyla pek iyiye gitmiyor; şehir planlarının (plansızlığının)
sonuçlarını yağmur bile bir şekilde gösteriyor zaten. Trafiğe değinmemize gerek
bile yok sanırım.
Peki, bu
şehirleşmenin zarar ve yarar açısından getirisi nedir?
Kendimden ve bulunduğum sektörden yola çıkarak; şehirleşmenin
maddi kazanımlarının hem gurbet yaşamına hem de göç eden aileler açısından
önemine ciddi vurgu yapabilirim. Maalesef ülkemiz kırsal kesimlerinde bilinçli
tarım ve hayvancılık yapılamıyor. Aileler kendileri, çocukları ve yakınları
için çabalar, eğer yaşam alanlarında gelecek kaygısı ile karşı karşıya iseler
her zaman ilk akla gelen orayı terk etmek ya da geçici olarak büyük şehirlerde
çalışıp tekrar geriye dönmek düşüncesini taşırlar. Ben ülkemiz insanının huzur
ve refah için değil de, kazanma içgüdüsü ve yoksulluk yüzünden büyük şehirleri
tercih ettiklerini düşünüyorum, tabi asıl kentleşme bu yönde olmamalı. Bu
nedenle şehirleşmenin insana ve çevreye zarar verdiğini, insanları ve insani
değerleri yıprattığını, büyük kalabalıklardan büyük yalnızlıklar doğurduğunu
düşünüyorum.
O halde
içinde bulunduğumuz bu betonlaşmadaki yapılan yanlışlar neler?
Öncelikle her ne kadar bu sektörün içerisinde olsam da,
betonlaşmaya karşı olduğumu belirmek isterim. Bana göre hayatımız en fazla iki
kattan, sağlam ve sıradan, bahçeli, çiçekli-böcekli yaşam alanlarından
oluşmalı. Her şeyin topraktan geldiğine inanan, benimseyen bir toplumun yaşam
alanlarının neredeyse tamamını betonlaştırması garip ve içler acısı. Aslında
garip değil de daha çok acı bir durum. Çünkü bu betonlaşma ve bu yapılar
tamamen kazanç odaklı. Müteahhitler kazanıyor, siyasiler kazanıyor, zenginlere
zenginlik katıyor. Tuhaf olan ise, neredeyse ülkemizde hemen hemen tek sektör
inşaat. O da bazı siyasi çevrelerin elinde. Sanırım toplum olarak iyi olduğumuz
tek şey inşaat, yol ve siyaset yapmak (gülerek). Bir gazetede geçen yıl sadece
İstanbul’da üç milyon boş konut olduğu yazıyordu, benim bildiğim ihtiyaç
halinde yapılması gereken yapılar bunlar ama rant odaklı her tarafımızı sarıp
betonlaştırdılar. Şiddetli bir yağmur sonrası evinden dışarıya çıkamaz oldu
insanlar. Trafikte saatlerce bekleyen araçlar, tıkalı yollar, hava kirliliği,
salgınlar vs. İşte bunlar şehirleşmenin doğurduğu sonuçlar ve bu sorunların
hepsi büyük şehirlerde görülüyor. Betonlaşmanın ihtiyaç halinde sadece yüksek
yapılar için uygulanabilir olması, bu yapıların ise profesyonellerce, doğayı ve
insanı, bütün olumsuz etkenlerin düşünülerek yapılması gerekir. Ülkemizin büyük
şehirlerinde bilinçsizce yapılan yapılar zamanla ciddi yaşamsal sıkıntılara yol
açacaktır. Basit bir örnek olarak İstanbul’a göçün azaltılması planlanmalıyken
yeni yerleşim yerleri yapılmasında hiçbir mantık göremiyorum, rant hariç tabi.
Kentsel dönüşümün gerekliliği önceki yapıların bilinçsiz yapılmasından
kaynaklıydı ve hala yeterli bilince sahip değiliz. Ülkeyi neredeyse ayakta
tutan tek sektör İnşaat sektörü. Bu yüzden nereye nasıl yapıldığı değil de, ne
kadar yapıldığı önemseniyor maalesef.
Çözüm Cephe
Ulaşım Sistemleri’nin bu konuda başlıca temel prensibi nedir?
Bizim amacımızı ne pahasına olursa olsun inşaat sektöründe
kalıcı olmak veya kazanç elde etmekten ziyade, cephe uygulamalarının ve
ulaşımının güvenlikli yapılmasını sağlamak olarak güdüyoruz. Uzman ekiplerimiz
ve kalite standartlarına uygun ulaşım sistemlerimiz ile zaten sektörde yerimizi
almış bulunmaktayız.
Yaptığınız
işlere genel anlamda baktığımızda, firma olarak nelere dikkat ediyorsunuz?
Sektörde bulunan birçok köklü firmayla çalışmaktayız.
Öncelikle şantiye alanlarının iş sağlığı ve güvenliği açısından uygunluğunu
kontrol ediyoruz. Firmaların talepleri doğrultusunda projelere en uygun ulaşım
sistemlerini sağlıyoruz. Bu sistemleri uzman ekiplerimizle istenilen sürede çalışmaya
hazır hale getiriyoruz. Başlıca müşterilerimizi ve çalışanlarımızı memnun edecek
projelerle ilgileniyoruz.
Peki,
yaptığınız iş de dahil her işte eğitim ne kadar önemli? Bilinçli çalışma
disiplini açısından eğitimin önemi nedir?
Bulunduğum çevrelerde karşılaştığım birçok durum için
aklımdan ilk geçen şey ‘eğitim şart’ olmuştur.
Eğitimli toplumlar her zaman ilerler, bu bir gerçek. En başta geleceğe
bakarlar. Bilinçli toplumlar daha huzurlu ve mutlu yaşarlar bilindiği üzere.
Maalesef eğitim olarak ülkeler bazında çok gerideyiz, hatta sağlam adımlar
atılmadığı sürece gerilemeye devam edeceğiz. Kendi penceremizden bakarak
söyleyeyim; firma olarak çalışanlarımızın ve çalıştığımız alanların iş sağlığı
ve güvenliği açısından gerekli olan tüm eğitimleri ve ihtiyaçları karşılamaya
çalışıyor, hiçbir yenilikten ve gereklilikten kaçınmıyoruz. Umarım artık iş
kazaları ve maalesef yaşanan iş cinayetlerinden gereken dersi almışızdır.
Gerekli önlemler alındığı, gerekli eğitimler verildiği ve insanlar yeterince
bilinçli olduğu takdirde her şey çok daha güzel olacaktır.
-Sizlere bu
samimi sohbetinizden dolayı teşekkür ederiz Zeki Bey, sağlık ve refah
içerisinde yaşayan bir toplum için bilinçli iş hayatınızda başarılar dileriz.
-Temennileriniz
için bizler teşekkür ederiz. Eğitimli ve bilinçli bir toplum için sizlere çok
iş düşüyor, bu yolda başarılar dilerim.
RÖPORTAJ:
“ÇÖZÜM CEPHE ULAŞIM SİSTEMLERİ – ZEKİ YAŞAR”
“ÇÖZÜM CEPHE ULAŞIM SİSTEMLERİ – ZEKİ YAŞAR”
-YUSUF BASAT
Yorumlar
Yorum Gönder